AYAK İZLERİNİ TAKİP ETMENİN KONFORU

Ayça yurt dışında okumayı çok istiyordu. Bu sadece sıradan bir istek değildi. Aynı zamanda bu konuda azimliydi de. Annesini ve babasını ikna edebilmişti. Sonunda, Amerika’da yaşayan halasının bulunduğu eyaletteki iyi bir okula burs kazanarak gitmişti.

Biraz içe dönük bir yapısı vardı. Daha çok bireysel olmayı tercih ediyordu. İnsanlarla uzun süre beraber olmak onu yoruyordu. Buna rağmen küçük bir arkadaş grubu edindi. Profesörlerinden randevu alarak anlamadığı konuları danışıyordu. '’Konuyu anlayamadım, yardımcı olabilir misiniz? Ders notlarımı yüksek tutmak istiyorum.” diyordu.  Ve zaman hızla akıp geçti. Sonuçta yüksek bir not ortalaması ile üniversiteyi bitirmeyi başardı.

Amerika’da okumak ve yaşamak çok havalıydı. Seçkin bir üniversitenin iyi bir bölümünden mezun olduğunu sanıyordu. Şimdi yüksek lisans programına devam ederken, aslında işlerin hiç de öyle olmadığını fark etti.

Yeni bir eyalette ilk senesiydi. Başka bir üniversitede yeni arkadaşlar ve yepyeni bir süreç başlamıştı Ayça için. Uyum sürecini geçirdikten sonra derslerine odaklandı. Hem kendi dersleri vardı hem de hocalarının derslerine giriyordu. Öğrencilerin sınav kağıtlarını değerlendiriyor, aynı zamanda tez çalışması için araştırma yapmaya çalışıyordu.

Bu çalışmaları yaparken çok zorlanıyordu. Mezun olduğu üniversitenin eğitiminin yetersiz olduğunu fark etti. Okumak kolaylaştırılmıştı ama ders içerikleri kısıtlıydı. Şimdi tezi için araştırma yapmaya ve bunları yazmaya çalışırken, bunu nasıl yapması gerektiğini öğrenmediğini anladı. Bu yüzden her şeyi deneme yanılma yolu ile yapmak zorunda kalıyordu.  Önce kaynakları okuyarak başladı ama okuduklarını unuttuğu için bu yöntem işe yaramadı. Sonra notlar almaya başladı. Bu sefer notlar çok yığılmaya ve kitap isimleri karışmaya başladı. Bu yöntem de işe yaramadı. Arkadaşlarından deneyimlerini sordu ama kimse ‘’Nasıl yapabilirim?’’ sorusuna net cevap verememişti. Durmadan başka yeni yöntemler bulmaya çalışıyor ama bir türlü olmuyordu. Ayça’ya verilen süre yavaş yavaş tükenmeye başlıyordu. Zamanla Ayça’nın sabrı ve ümidi de azalmaya başlamıştı. 

Bir yandan da bir endişesi vardı. Bu kadar çok zaman kaybından sonra düzeltme yapmak için vakti kalmayacaktı. Böylece metnin üzerinden geçip yanlışlarını bulamayacaktı. Aynı zamanda “deneme yanılma yöntemi” ile çalışmak çok zaman alıyordu.

Yorgunluğu, uykusuzluğu, çıkardığı üründeki kalite farkı, emek kaybı, zamanı boşuna harcamış olması cabası idi. 

Okuldaki diğer arkadaşları üniversitede bunun yöntemlerini öğrenmişlerdi. Böylece kendilerine verilen yirmi sayfalık ödevi kolaylıkla yapabiliyorlardı. Hatta artık kendi stillerini oluşturmuşlardı.

Bu arada yardım istediği arkadaşlarından birisinin bu konudaki yöntemi tutarlı görünüyordu. Anladığı kadarıyla da uygulaması da zor olmayacaktı. İçinde bulunduğu çaresizlikle, el yordamıyla çabalamasının ona bayağı maliyetli olduğunu fark etti. Oysa arkadaşının gittiği yoldan yürümek işleri ne kadar da kolaylaştırmıştı. Birisinin ona bu çalışmayı yaparken “Şunlara dikkat et, bu yöntemlere göre yap…” demesi ile kendisinin deneyerek yapması ne kadar farklıydı.

Gidilmiş bir yoldan gitmekle, düşe kalka, kaybolarak gitmek bir olmuyordu. Ayak izlerini takip etmek büyük konfordu. Neyse ki bunu çok geç olmadan anlamıştı Ayça.


&

" Milyarlarca insan içinde, 

'bir' kişinin ne önemi olabilir ki?
Bunun cevabını, o 'bir' kişiye sorun! "

 Yahya Hamurcu

Kim Kimdir?

İlişkide Ustalık

Başarı Psikolojisi 



Yorumlar

  1. Gençken ne kadar çok dedik değil mi? İlla ben yaşayacağım, kendim hata yapıp kendim doğruları bulacağım diye. Ah bir anlasaymışız deneyim transferi yapmanın konforunu.

    YanıtlaSil
  2. Büyük bir konfor insan için, bir deneyimi transfer edebilmek

    YanıtlaSil
  3. Kaleminize sağlık akıcı bir yazı olmuş, peki arkadaşından aldığı yöntem nasıldı? :)

    YanıtlaSil
  4. İnsan deneye yanıla ne çok zorlanıyor

    YanıtlaSil
  5. Deneyim transferi öğrenmenin en konforlu yolu. Daha önce gitmiş olanların ayak izleri😊

    YanıtlaSil
  6. başkalarının hayatından transfer edebilmek ne büyük konfor...

    YanıtlaSil
  7. İnsan çoğu zaman deneyerek öğrenmeye çalışıyor maalesef, kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  8. Hayatta ne kadar önemli olduğunu insan anladığında, tutunacak bir dal misali… bırakası gelmiyor deneyim transferini:)

    YanıtlaSil
  9. Ayak izleri; ne güzel bir metafor ile süreci aktarmışsınız, kaleminize sağlık!

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar