Güzele Nasıl Varılır?

Elif uzun zamandır sırt ağrılarından dert yanıyordu. Birçok salon sporuna gitmiş, fizik tedavi almıştı. Ancak sırt ağrısı bir türlü geçmemişti. Masa başında ekrana bakarak yoğun mesailer yapıyordu.

Derdine çare ararken aslında hiç yürüyüş yapmadığını fark etti.

Bulunduğu yerde yürüyüş yapmak istiyordu ancak mahallesi buna pek de uygun değildi. Araçların ve insanların yoğun olduğu bir caddeleri vardı. Ya orada yürümeli ya da E-5 üzerinde yürümeliydi. Başlangıçta kalabalık olan caddeyi seçmişti ancak hareketi kısıtlandığı için E-5 te yan yolda yürümeye karar vermişti.

Yürürken Zorlanıyordu…

Çünkü güzele meyleden bir yapısı vardı. “Ah ya şimdi ağaçların içinde yürümek vardı ya da deniz kenarı…” E-5 te minibüs kornaları ile birlikte hayali dahi bölünüyordu… ”Tamam tamam bir hayal dahi kurmayalım, devam et abi binmiyorum…”

Bir süre bu sıkılmayı göze almaya ve şükredecek güzel detaylar bulmaya niyet etti.

Arabaların sesi, hızı o kadar çoktu ki güzel olanı nasıl hissedecekti? Dikkat dağıtan çok şey vardı.

Bir süre günler bu şekilde geçti. Ama azim ve sabırla sevmeden yol almaya devam etti.

Bir ikindi vakti yine aynı yerde yürüyorken, yola kadar uzanmış çiçekler dikkatini çekti.

“Aman Allah ım ne güzel çiçekler…” Birisi sanki yollarına çiçekler dökmüştü. Kim bu kadar romantik olabilirdi?

Biraz ilerledi sonra yol kenarındaki taşların içinden fırlayan farklı çiçekleri fark etti.

Ah ne azimli bir çiçekti. Taşların arasında dahi açabilmiş, yol alabilmişti. Buradayız dercesine bugün tüm çiçekler Elif ile konuşuyordu sanki.

Günler devam ettikçe çiçeklerle yolu güzelleşen Elif’i bu sefer güzel kokular ağırlıyordu. Etraf yeşillenmiş ve mis gibi ot kokusu etrafa yayılmıştı. “Bu koku çocukluğuma dair bir koku” diyerek mutlu oldu ve havayı dolu dolu içine çekti.

Artık yoldan geçen araçların sesi dikkatini çekmiyordu. Hayatın farklı kanallardan onunla iletişim kurduğunu ve güzel olanı hissettirdiğini anlıyordu.

Sonra “her doğru güzele varır.” cümlesi geldi aklına. Bir seminerde duymuştu.

Güzel olanın üstü, ancak güzel çabaların sonunda açılıyordu insana…

Belki o çiçekler hep oradaydı ama üstü örtülüydü. Elif’in sabrı sonucu kendini ortaya çıkarmıştı…

Bu güzellikleri hissettiren, yollara çiçekler seren, İstanbul’un göbeğindeki kirli havayı, tertemiz dağ havası gibi hissettiren gizli kahraman kimdi?

Kendi çok gizli ama sevgisini delilleri ile ortaya koyan sevilesi kahraman…

&

" Milyarlarca insan içinde, 

'bir' kişinin ne önemi olabilir ki?
Bunun cevabını, o 'bir' kişiye sorun! "

 Yahya Hamurcu

Kim Kimdir?

İlişkide Ustalık

Başarı Psikolojisi