Asıl Konfor
“Koltuklar da çok rahatsız. Çok güzel, şık duruyor diye almıştık ama maalesef az yatınca belim boynum tutuluyor. Değiştirsek mi aşkım?”
“Arabanın yeni kasası çıkmış. Mehmet aldı; daha az yakıt yakıyormuş, çabuk hızlanıyormuş, yedek parçası daha kolay bulunuyormuş. Değiştirsek mi aşkım?”
“Evin manzarası kapandı, önümüze binayı diktiler, 3-5 bin TL daha koyup bir alt sokağa, manzaralı yere mi gitsek hayatım? Hemen önünden de toplu taşıma geçiyor. Evi değiştirsek mi hayatım?”
Değiştirme isteği bitmiyor…
“Saçımın rengi nasıl olmuş? Bir daha ki sefer öne de az sarı attırayım, yana kat yaptırayım. Saçımın bu halinden sıkıldım. Değiştireyim mi, ne dersin kocacığım?”
Saç, kaş kontör, protez tırnak…
“Yüzümü gerdireyim.”
“Sırtımdan, karnımdan yağ aldırayım.”
“Burnuma estetik…”
“Botokslar, dövmeler…”
Derken… değiştirme isteği artarak devam ediyor.
Somutu ekledikçe, her parça insanı daha da mutsuz, tatminsiz yapıyor.
Onu da yaptık, bunu da yaptık, taşındık. Mekânı, arabayı, mobilyayı da değiştirdik.
Süslendik ama güzel olamadık.
Taşındık ama huzurlu olamadık.
O kötü konuşan kavgacı komşu, manzaraya üstün geldi.
Lüks arabasını park etmek için taşındığı o otoparklı lüks sitede, çocuğu uyuşturucu kullananlarla kanka oldu.
“Ev değil komşu al.” diye boşuna söylenmemiş.
“Sağında solunda ne var?”
“Her gün neye bakacağız?”
“Neyi duyacağız?”
“Tatile nereye gideceğiz?” den öte, kimlerle olunacağı asıl konforu getirecek olan şey.
Yoksa her günü tahammül edilerek geçirilen bir tatilde nasıl zihnen veya bedenen dinlenebilir ki insan?
Okul, ev, iş seçerken asıl konforun ortamlar olduğunu hatırlamalıyız.
Yoksa değiştirmeler hiç bitmez…
Daha güzeli olmasa da olur.
Daha hızlısı, daha manzaralısı, daha markalısı...
Daha acayibi hep bulunur çünkü.
&
" Milyarlarca insan içinde,
'bir' kişinin ne önemi olabilir ki?
Bunun cevabını, o 'bir' kişiye sorun! "
Hepsini denedim, değiştirdikçe bitmek bilmediği gibi makus talihimde de bir değişim olmadı gitti...
YanıtlaSilBizi isteklerimiz yonettiginde başımıza gelenleri iyi ozetlemiş yazar. Kalemine sağlık...
YanıtlaSilDahaları bitmeyen bir ömür...İnsanın başına gelen herşey hakikaten kendi yapıp ettiklerinden.Ne güzel bir yazı ne güzel bir farkındalık olmuş,elinize sağlık🙏🏻
YanıtlaSilDaha iyisi olsun derken isteklerimizin peşinde koşarken mutsuz olmak payımıza düşüyor.
YanıtlaSilBir şeyleri değiştirmekle, sürekli imkan peşinde koşmakla insan mutlu olamıyor. Öncelikle insanın iç huzuru bulabilmesi gerekiyor. Yoksa doyuma ulaşabilmek zor.
YanıtlaSilÇağımızın, günümüzün en önemli sorunlarından birisine parmak basmışsınız . Değiştirerek hiç bir şeyi değistiremeyeceğini anlamak nasip olsun. Kaleminize sağlık.
YanıtlaSilDeğiştirme isteği bitmiyor… Bitmiyordu .. :(
YanıtlaSilMaddiyatı önemseyerek seçim yapıyoruz genelde ama soyutta neleri kaybediyoruz düşünmüyoruz.
YanıtlaSilisteklerimizin sonu yok, mesele hayattan gerçekten tat alabilmek. Çok güzel bir yazı. Kaleminize sağlık
YanıtlaSilİnsan somutta isteklerinin peşinde koşarken yaşadığı kaybediş ne ağır …
YanıtlaSilİnsanlar mekanlar hep değişebilir ve insan onları değiştirerek, daha iyisi ile konforu bulacağını sanır ama asıl önemli olan o mekanların o insanların kişiye kattıklarıdır. İşte asıl konfor budur. Elinize sağlık... Çoğu insanın arayıp da bulamadığı bir sebebi ne de güzel kaleme almışsınız....
YanıtlaSilGerçek konfor yakınındaki insanlarla iyi bir ilişkinin olması sanırım... Kaleminize sağlık, teşekkürler...
YanıtlaSilÇözüm değiştirmek olsaydı hep bir sonraki değişime iştahlanırmıydı insan..
YanıtlaSilSüslendik ama güzel olamadık.
YanıtlaSilTaşındık ama huzurlu olamadık.
Ne kadar da doğru tespitler...
insanoğlunun istekleri bitmiyor, ne kadar isterse de o kadar doyumsuz oluyor maalesef. miktarı arttırdıkça etkisi azalmaya başlıyor. çözüm nerede gizli ? tabi ki zıttında :))
YanıtlaSilOlmasa da olur diyebilmek... 🌸
YanıtlaSilİstekler bitmez hep dahası var. Beni isteklerim yönettiğinde hayatımın kaçırıyorum. Gerçekte ihtiyacım olanı farkedemeyip oyalanıp duruyorum. Kaleminize sağlık🌺
YanıtlaSil